Filmdeki diyaloglara ve konuşulan dilin rengine, verdiği hisse alışmam biraz zaman aldı. Çünkü hiç Japon filmi izlememiştim. Japon kültürü konusunda suşi ve harakiri kelimeleri dışında bildiğim bir şey yok. İlk işim Japon kültürüne acık yakından bakmak olsun...
Film bir av partisiyle başlıyor. Yaşlı Lord devleti üç oğlu arasında paylaştıracağını bu av partisinden sonra açıklar. Devletin yönetimini ve birinci kaleyi en büyük oğluna, ortanca oğluna ikinci kaleyi, küçük oğluna üçüncü kaleyi bırakacaktır. Küçük oğlu bu paylaşımın ağabeyleri arasında savaşa neden olacağını düşünür ve tepki verir. Bunun üzerine baba kendisine saygısızlık yaptığını düşündüğü küçük oğlunu kovar ve onu haklarından men eder. Zaman içinde küçük oğlu haklı çıkar. Yaşlı adam, kendiyle-iktidarıyla ve zulmüyle acılar içinde yüzleşir.
Filmden bir sesleniş:
-Tanrılar nerede Buda nerede?Gerçekten varsanız beni iyi dinleyiniz. Muzır ve zalimsiniz. Orada canınız çok mu sıkılıyor da burada bizi karınca gibi eziyorsunuz? Cevap verin. İnsanlar ağlarken bukadar mı zevk alıyorsunuz?
-Yeter tanrılara saygısızlık yapma. Asıl ağlayan tanrılar. Zamanın başlangıcından buyana aralıksız birbirimizi öldürmemizi seyrediyorlar . Bizi kendimizden koruyamazlar ki. Ağlama! bu dünyanın hamurunda var
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder